Panel Özeti: DİJİTAL BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİYLE ANAOKULUNDAN ~ LİSE VE ÖTESİNE MECBURİ BARIŞ EĞİTİMİ

Panel Özeti: DİJİTAL BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİYLE ANAOKULUNDAN ~ LİSE VE ÖTESİNE MECBURİ BARIŞ EĞİTİMİ – 7 Kasım 2024 | 41.TÜYAP Uluslararası Kitap Fuarı
19 KASIM 2023

Giriş

41.TÜYAP Uluslararası Kitap Fuarı’nda, Işık Binyılı Multi-Medya, Sosyal Destek ve Geliştirme Derneği (IşikBinyılı.Org), 7 Kasım 2024 tarihinde, TÜYAP Beylikdüzü Yerleşkesi, Marmara Salonunda, “Dijital Bilişim Teknolojileriyle Anaokulundan Lise ve Ötesine Mecburi Barış Eğitimi” temasında “The Light Millennium Global (LMGlobal.Org)” ile işbirliğiyle ve Atatürkçü Dünya Düşünce Platformu‘nun da (ADDP) içerik katkısıyla bir panel sundu.

Bircan Ünver, Dr. Serpil Tuncer, Cengiz Öksüz, Tezcan Erşiyan, Ömer Yılmaz, Aliye Fatma Tok, Ömer Efe Urgan, #BilişimTeknolojileriyle #MecburiBarısEğitimi, 41. TÜYAP #KitapFuarı, #isikbinyili

Dijital çağın getirdiği fırsatlarla birlikte, şiddet, nefret söylemi ve siber zorbalık gibi olumsuz etkiler de artış göstermektedir. Bu bağlamda, mecburi barış eğitimi, gelecek nesillerin daha huzurlu bir dünyada yaşamaları için büyük önem taşımaktadır. 7 Kasım 2024 tarihinde düzenlenen panelde, dijital teknolojilerin barış eğitimine nasıl entegre edilebileceği ve bu konuda yapılması gerekenler tartışılmıştır.

Panelin Amacı

Bu panelin temel amacı, dijital bilişim teknolojilerinin eğitimde kullanımıyla, barış kültürünün yaygınlaştırılması ve gelecek nesillere barışçıl bir dünya miras bırakılması için farkındalık yaratmaktır. Birleşmiş Milletler’in 79. Genel Kurulunun ithaf konusu olan #GeleceğinZirvesi kapsamında, LMGlobal.Org’un öncülüğünde kurulmuş olan koalisyon çerçevesinde, Türkiye’de eğitim sisteminde barış eğitiminin yerini güçlendirmek ve bu konuda uluslararası iş birliği yapmanın önemini vurgulamaktır.

Temanın yazarı ve panelin yöneticisi Bircan Ünver, panelin açılışında temayı tanıtırken, ilham kaynağının fikri kökenlerinin Köy Enstitüleri ve Darüşşafaka Eğitim Kurumları olduğunu ifade etti. 

Aynı zamanda, Birleşmiş Milletler’in (BM) Kuruluş Amaçları, Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi ve Bilgi Teknolojileri Birliği (İTÜ)’nün de 2030 hedefleri olduğunu belirtti. Bu temanın ilk ikisinin sanal ortam üzerinden 29 Eylül ve 5 Ekim 2024 tarihleri arasında İngilizce olarak sunulmuş olduğunu da belirtti.

Ayrıca, hedefin ilişkin koalisyona BM’den en az 2-3 üye ülke kazanarak, 2030 yılına kadar bu projenin BM Genel Kurulu’na sunulması ve 3. Dönem Binyılın Kalkınma Hedefleri’ne katılması amaçlı (2030-2045) uzun dönemli bir çalışma/kampanya olduğuna dikkat çekildi.

Panelin anakonuşmacısı, Dr. Serpil Tuncer‘i (Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi) takiben Köy Enstitütüleri üzerine, Yeni Kuşak Köy Entsitütüleri Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Cengiz Öksüz sözü aldi. Özellile temanın eğitim-çocuk-aile ve dijital teknoloji ilişkisi bağlamında, Ogrenci Veli Derneği Genel Başkanı Ömer Yılmaz, gerek öğretmen olarak gerek öğrenci-veli ilişkileri ve gerekse kendi çocuklarından da, bilişim teknolojilerinin okul, çocuk ve aileler üzerine birebir gözlem ve tecrübelerinden örnekler verdi. Panel’de Bilişim Teknolojilerinin Mecburi Barış Eğitimine ilişkin boyutunu, Tezcan Erşayan temsil etti. Aynı zamanda, Darüşşafaka Lisesi’nden VEX Apollo Takımı‘yla TÜBITAK’dan Bilim ve Teknoloji alanında ödül almış olan Ömer Efe Urgan ile Aliye Fatma Tok da, teknolojinin barış eğitimine katkısı yönünde birer kısa konuşma yaptılar. 
Konuşmacı Özgeçmişleriyle AKIŞ

Darüşşafaka

Dr. Serpil Tuncerin sunumunun özeti: Darüşşafaka, 1863’ten beri Türkiye’ye nitelikli bireyler kazandıran köklü bir eğitim kurumudur. Başlangıçta yetim çocuklara hizmet veren kurum, zamanla eğitimde fırsat eşitliği ilkesini benimseyerek, maddi durumu yetersiz başarılı öğrencileri de bünyesine kattı. Karma eğitime geçişle Türkiye’de bu alanda öncü bir rol üstlenen Darüşşafaka, öğrencilerine sadece akademik bilgi değil, aynı zamanda sosyal, kültürel ve sportif alanlarda da gelişim fırsatı sunmuştur. Yetiştirdiği mezunlarla ülkemizin sosyal ve ekonomik hayatına önemli katkılar sağlayan kurum, günümüzde de bilimsel düşünme, eleştirel yaklaşım ve toplumsal sorumluluk gibi değerleri aşılamaya devam etmektedir.

Geçmisten günümüze Türkiye’de eğitim sisteminin önemli yapı taşlarından Darüşşafaka ve Köy Enstitüleri gibi kurumlar, geçmişte olduğu gibi günümüzde de ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Özellikle Köy Enstitüleri’nin üretime dayalı eğitim anlayışı ve Darüşşafaka’nın fırsat eşitliği ilkesi, modern eğitim sistemlerinin temelini oluşturmaktadır. Ancak, dijital çağın getirdiği yeni zorluklar ve fırsatlar karşısında eğitim sistemlerinin de dönüşmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, barış eğitimi ve dijital okuryazarlık gibi konulara daha fazla önem verilmelidir.

Dijital teknolojiler, eğitimde büyük kolaylıklar sağlarken, aynı zamanda bazı sorunlara da yol açmaktadır. Sosyal medya bağımlılığı, siber zorbalık ve bilgi kirliliği gibi sorunlar, öğrencilerin gelişimini olumsuz etkileyebilmektedir. Bu nedenle, okulların dijital teknolojileri etkili bir şekilde kullanmalarını sağlamak ve öğrencileri bu teknolojilerin hem faydalarından hem de risklerinden haberdar etmek büyük önem taşımaktadır. Eğitim kurumları, öğrencilere dijital vatandaşlık becerileri kazandırarak, onları dijital dünyanın bilinçli kullanıcıları haline getirmelidir.
• Dr. Serpil Tuncerin sunumunun tamamı 

Köy Enstitüleri

79. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun #GeleceğinZirvesi ve #GelecekİcinSözleşme vizyonuna bir katkı amaçlı #BilişimTeknolojileriyle #MecburiBarışEğitimi vizyonu ile uzun dönemli bir yola ve yolculuğa çıkıldı. Bu tema çerçevesinde düzenlenen panelde, Türkiye’nin eğitim tarihinde önemli bir dönüm noktası olan Köy Enstitüleri de ilham kaynağı ve cağımıza uyarlanacak bir model olarak, panelde Cengiz Öksüz  (Yeni Kuşak Köy Entsitütüleri Derneği İstanbul Şubesi Başkanı) tarafından sunuldu.
Öksüz’ün sunum özeti: İsmail Hakkı Tonguç‘un öncülüğünde kurulan bu enstitüler, sadece öğretmen yetiştirmekle kalmayıp, aynı zamanda köylülere tarım, zanaat ve sosyal yaşam konularında da eğitim vererek köylerin kalkınmasına öncülük etmeyi amaçlamıştır. İşin içinde öğrenme ilkesiyle hareket eden enstitülerde, öğrenciler hem teorik bilgiye hem de pratik becerilere sahip olmuşlardır. Demokratik bir eğitim anlayışıyla yönetilen bu kurumlarda öğrenciler, kendi kendilerini yönetmeyi, eleştirmeyi ve çözüm üretmeyi öğrenmişlerdir. Köy Enstitüleri, sadece altı yıl gibi kısa bir sürede 17 bin öğretmen, dokuz bine yakın eğitmen ve bin beş yüz doksan dokuz sağlık memuru yetiştirerek köylerin yüzünü değiştirmiştir. Bu mezunlar, köylerde okullar açmış, sağlık hizmetleri sunmuş, tarımı geliştirmiş ve toplumsal bilinçlenme sağlamışlardır. Ancak, siyasi nedenlerle 1950’lerde kapatılan enstitüler, Türkiye’nin eğitim tarihinde önemli bir iz bırakmıştır. Köy Enstitüleri deneyimi, günümüzde de kırsal kalkınma ve alternatif eğitim modelleri üzerine yapılan çalışmalara ilham vermeye devam etmektedir.
Cengiz Öksüz’ün konuşma metninin tamamı

Dijital Çağ, Eğitim ve Dayanışma

Tezcan Ersayan (CyberAge, CEO), sunumunda dijital çağın eğitim üzerindeki derin etkilerini vurguladı. Özellikle teknolojinin çok erken yaşlarda öğrencilere öğretilmesinin önemini belirterek, dijital okuryazarlığın barış eğitimiyle birlikte ele alınması gerektiğini savundu. Yaşam boyu öğrenmenin önemini vurgulayan Erşayan, teknolojinin hem birleştirici hem de ayrıştırıcı bir güç olabileceğini belirtti. Özellikle aşırı ekran süresinin bireyler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek, barışçıl bir gelecek için teknolojinin sorumlu bir şekilde kullanılması gerektiğini ifade etti.

Siber Güvenlik ve Küresel Perspektif

Siber güvenliğin önemine değinen Erşayan, dijital dünyanın getirdiği risklere karşı bireylerin bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Teknolojinin dünyayı şekillendirmedeki rolünü ve bunun barış ve güvenlik üzerindeki potansiyel etkilerini detaylı bir şekilde analiz etti. Küresel çaptaki sorunlar olan yolsuzluk ve eşitsizlik gibi konuların çözümünde teknolojinin hem bir sorun hem de bir çözüm olabileceğini belirterek, küresel bir yaklaşımın gerekliliğini vurguladı.
Teknolojinin dünyayı şekillendirmedeki rolünü ve bunun barış ve güvenlik üzerindeki potansiyel etkisini slaytlar eşliginde sundu.
Tezcan Ersayan sunumunun tamamı  |  Etkinlikte sunduğu sunumun yapay zeka/AI, Dijital ikizi tarafından sunulmuş olan Vidyo versiyonu

Türkiye’de Eğitim ve Dijitalleşme

Ömer Yılmaz (Ogrenci Veli Derneği Genel Başkanı), Türkiye’deki eğitimin durumunu ele alarak, eski altyapı, kaynak eksikliği ve eğitim hakkı mücadelesi gibi konuları vurguladı. Ayrıca, dijitalleşmenin çocuklar üzerindeki etkisine değinerek bağımlılık potansiyeline ve sanal ve gerçek yaşam arasındaki çizgilerin bulanıklığına dikkat çekti. Çocuklara barış ve dijital okuryazarlık kavramlarını içeren dengeli bir eğitim sağlamanın önemini vurguladı. Ayrıca öğretmenlerin iyi eğitilmiş ve desteklenmiş olmaları gerektiğini, çünkü toplumu şekillendirmede çok önemli bir rol oynadıklarını belirtti. Yılmaz‘ın aileler için de önemli bir önerisi var: “Ebeveynler çocuklarına nazaran teknoloji kullanımı bilgisi ve alışkanlıkları bakımından çok daha geri seviyelerde olabilirler ancak ebeveyn çocuklar için uygun olmayan programları/oyunları, çocuklara izletmeme/oynatmama hususunda denetimi elden bırakmamalı, seçici ve kararlı davranmalıdır. Teknolojik araçlarla ilgilenme süresi için evdeki her bireye kısıtlama getirilmelidir. Teknolojinin ailece birlikte geçirilen zamanların ya da oyun saatlerinin yerini almasına izin verilmemelidir.”
Konuşma metninin tamamı için:

Dijital Güvenlik ve Eğitimin Önemi

Erken yaşta dijital güvenlik ve eğitimin önemi tartışılarak, gelecek nesillerin siber zorbalığın ve internetin potansiyel tehlikelerinin farkında olma ihtiyac vurgulandı. Sorumlu dijital vatandaşlığın önemini ve güçlü bir siber güvenlik altyapısına duyulan ihtiyaca dikkat çekildi. Ayrıca, eğitimde oyunlaştırmanın önemini vurgulandı ve interaktif öğrenmenin çocuklara dijital güvenlik hakkında bilgi vermenin etkili bir yolu olabileceğini öne sürdü. Programa olan minnettarlığını ve herkesin dijital eylemleri için sorumluluk alması gerektiğini ifade etti.

İnsan Hakları, Eğitim ve Robotik

Yarınlar ve gelecek gençlerin ve de çocukların olduğu için, panele ayrıca TÜBİTAK’dan Bilim ve Teknoloji alanlarında ödül almış olan VEX Apollo Takımı’ndan Ömer Efe Urgan ve Aliye Fatma Tok olmak üzere iki Darüşşafaka Lise öğrenci de, özellikle teknolojinin barışçıl amaçlar için kullanılmasına örnek olan projeleriyle programda konuşmacı olarak katıldı.
Panelde sözü ilk Ömer Efe aldı. 15 yaşında, Darüşşafaka Lise bölümü öğrencisi olduğunu belirttikten sonra, Fizik Mühendisi olmak istediği için, “MUN (Model-UN) ve VEX Robotics çalışmalarına katılıyorum“, dedi. Takiben de, “umarım hedeflerimi gerçekleştirim” dileğiyle sözü takım arkadaşı ve Darüşşafaka Lise öğrencisi olan Aliye Fatma’ya verdi.
VEX Apollo Takımı çalışmaları çerçevesinde, Akdeniz’de insan hakları ihlallerine odaklanan özel bir alanda üstlendikleri bir projeyi tanıttı, Aliye Fatma. Robotik yarışmalarında kendi deneyimlerini ve başarılarını aktararak teknoloji eğitiminin önemini ve barış eğitimine sağlayacağı katkıyı ifade etti.
Darüşşafaka okulu ile yolculuklarını paylaşarak eğitimin önemini ve yaşamlarında oynadığı rolün de altını çizdi.

Panelde öne çıkan ana fikirler:

• Dijital teknolojilerin eğitime dahil edilmesi için etik kurallar ve çerçeveler geliştirmek üzere gerekli yasal düzenlemelerin yapılması yönünde çalışmalar yapılması.

• Eğitim kurumlarının siber güvenlik ve dijital vatandaşlık eğitimini erken yaşlardan itibaren müfredata entegre etmesi.

• Öğretmenlerin dijital beceriler ve eğitimde teknoloji kullanımının ideolojik/kültürel temelleri konusunda eğitim almaları.

• Anaokulundan itibaren mecburi eğitimin bir parçası olarak, küçük çocuklara barış ve siber güvenlik kavramlarını öğretmek için oyunlaştırma ve interaktif öğrenme yaklaşımlarını keşfetmesinin sağlanması. 

• Eğitim alanlarında politika yapıcılar barış eğitimini 5 yaşından itibaren zorunlu hale getirmeyi hedeflemelidir.

• Ülke kapsamında ve resmi eğitimin bir parçası olarak öğrenciler ve ebeveynler arasında siber zorbalık ve çevrimici güvenlik konusunda farkındalık yaratmak için stratejiler geliştirmek.

• Teknoloji şirketleri, barışı teşvik eden yasaya uygun dijital öğrenme araçları geliştirmek için eğitimcilerle işbirliği yapmalı.

• Çatışma çözümü ve şiddetsizliği teşvik etmek için dijital teknolojilerden yararlanmanın yollarını araştırmak.

• Eğitim kurumlarının, öğrencilerin teknoloji becerilerini sosyal inovasyon projelerine uygulayabilmeleri için fırsatlar yaratması.

• Tanımlanan vizyon kapsamında, mecburi barış eğitimi girişimlerini küresel ölçekte genişletmek için uluslararası kuruluşlarla ortaklıklar keşfetmeye yöneltmek.

Panelin en önemli sonuçlarından biri, dijital teknolojilerin eğitimde etkin bir şekilde kullanılmasıyla barışçıl bir gelecek inşa edilebileceğidir. Eğitim kurumları, öğrencilere dijital okuryazarlık becerileri kazandırarak ve barış eğitimini müfredata dahil ederek bu hedefe katkı sağlayabilirler. Öğretmenlerin bu konuda yeterli bilgi ve becerilere sahip olması büyük önem taşımaktadır.

Panelin sonunda, Birleşmiş Milletler’in 79. Genel Kurulu’nun #GeleceğinZirvesi kapsamında başlatılan “Dijital Bilişim Teknolojileriyle Mecburi Barış Eğitimi” projesinin devam edeceği ve bu konuda uluslararası çapta ve UIuslararası Eğitim Gününe (24 Ocak) destek amaçlı, 25 Ocak 2025 tarihinde; sanal ortamda #CompulsoryPeaceEducationICTs için kurulmuş olan koalisyon üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilecek olan bir sonraki programın da duyurusu yapıldı.

#DijitalBilişimTeknolojileriyle, #MecburiBarışEğitimi, #TÜYAP, #KitapFuarı, #Panel, #GeleceğinZirvesi, #KöyEnstitütüleri, #Darüşşafaka

 

Panele katılan konuşmacılara, Işık Binyılı Derneğinin #KitapFuarı’nda sergilenmekte olan kitaplarından hediye edildi. Aynı zamanda, kitap hediyesine Dr. Serpil Tuncer de, “Yaşayan Mazimiz Darüşşafaka” ile katıldı.

Panelin onur konuğu, 95 yaşındaki (doğum tarihi vererek 29 yaşındayım, tersinden oku ve üstüne 3 sayı ekle diyerek espriyle yaşından söz eden), Çanakkale gazisi Tümgeneral Danış Karabelen Paşa’nın kızı Özcan Atamert, panelin de Onur Konuğu idi.

Panelin içeriğine katkıda bulunan Atatürkçü Dünya Düşünce Platformu Başkan Yardımcısı İlknur Boray‘da, programa fiziksel olarak olarak katılarak da desteğini verdi.
Darüşşafaka Eğitim Kurumları, Yabancı Diller Bölümü Takım Lideri Burcu Tuncel ve Öğrenci Bilim-Teknoloji Takım Lideri Berra Yalçın ile ayrıca tanınmış belgeselcilerden Ufuk Karakaş da etkinliğe katılımlarıyla onur ve destek verdiler.

Panelistler ve onur konukları: İlknur Boray (ADDP), Özcan Atamert, Ahmet Salman, Burcu Tuncel, Berra Yalçın, #DijitalBilişimTeknolojileriyle, #MecburiBarışEğitimi, #TÜYAP, #KitapFuarı, #Panel, #GeleceğinZirvesi, #KöyEnstitütüleri, #Darüşşafaka,Etkinlik fotoğrafları: Ökkeş Bölükbaşı, IşikBinyılı.Org adına.

Sonuçlar ve Öneriler

Panelde, katılımcılar şu ortak görüşlere yer vermişlerdir:

  • Barış eğitimi: Tüm eğitim seviyelerinde zorunlu hale getirilmelidir.
  • Dijital okuryazarlık: Öğrencilere dijital dünyanın hem faydalarını hem de risklerini öğretmek için dijital okuryazarlık eğitimi verilmelidir.
  • Öğretmenlerin rolü: Öğretmenler, barış eğitimi konusunda yeterli bilgi ve becerilere sahip olmalıdır.
  • Uluslararası iş birliği: Barış eğitimi konusunda uluslararası iş birliği yapılması ve ortak projeler geliştirilmesi gerekmektedir.
  • Teknolojinin barışçıl amaçlarla kullanılması: Teknolojinin, barışçıl bir gelecek inşa etmek için bir araç olarak kullanılması gerekmektedir.

• Konuşmacı Özgeçmişleriyle AKIŞ

• İlişkin diğer sunumlar: Dr. Serpil Tunçer  | Tezcan Erşayan

KÖY ENSTİTÜLERİNİN EĞİTİM ANLAYIŞI  

DİJİTAL BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE BARIŞ EĞİTİMİ

Tezcan Arşayan‘ın dijital ikizi tarafından sunulan vidyosu

Etkinlik fotoğrafları: Ökkeş Bölükbaşı, IşıkBinyılı.Org adına.

#MecburiBarışEğitimi, #BilişimTeknolojileri, #MecburiDijitalEgitim, #GeleceginZirvesi, ##GelecekİçinSözleşme,#TÜYAP, #KitapFuarı, #Panel, #KöyEnstitütüleri, #Darüşşafaka, #isikbinyili, #lightmillennium

©2024, www.isikbinyili.org | www.lmglobal.org

You may also like...